Genel-İş Sendikası Ağrı şubesi, Ağrı Belediyesi’nde üyelerine yönelik baskılara ilişkin bir basın açıklaması yaptı.
Basına açıklamasına Genel-İş Eğitim Dairesi Başkanı M. Salih Doğrul, Ağrı Şube Başkanı Ersin Erincik, Diyarbakır 1 No’lu Şube Başkanı Hasan Eroğlu, Diyarbakır 2 No’lu Şube Başkanı Hasan Hayri Eroğlu, Van Şube Başkanı Ömer Tekin, Hakkari Şube Başkanı Abdulhalik Durani katıldı.
DİSK’e karşı haksızlık yapıldığını belirten Ersin Erincik, ‘Değerli arkadaşlar, bugün ki basın açıklamamızın konusu; malumunuz belediye başkanı geldiği günden beri Disk Genel İş Sendikası’na üye olan bütün işçilere baskı yapıp sendikamızdan koparmaya çalışıyor. Değerli arkadaşlar hepinizin bildiği gibi sınıf mücadelesinde sendikal rekabet kaçınılmazdır, rekabet olur. Ancak biz sendikal rekabet yaparken karşımızda rakip sendikaların temsilcilerini, yöneticilerini göremiyoruz. Belediye başkanlarını görüyoruz, kayyumları görüyoruz, başkan yardımcılarını görüyoruz, birim müdürlerini görüyoruz. Örnek olarak Ağrı Belediyesi’ni gösterebiliriz. Değerli arkadaşlarım, sınıf mücadelesinde biraz önce ifade ettim sendikal rekabet yapılır her sendika gelir kendi ilke politikalarını, varsa şerefli hikayelerini, tarihlerini, tüzüklerini anlatırlar, sahadaki pratiklerini anlatırlar, kim işçiyi ikna ederse işçi o sendikayı tercih eder, sendikalar da o işçinin iradesine saygı duyarlar. Ancak burada mevcut belediye başkanı sadece sendikayla değil, Ağrı’daki bütün STK’larla bütün kurumlarla, muhtarlarla uğraşmaktan bıkmadı. Değerli arkadaşlarım, arkadaşlarımız gündüz kızgın güneşin altında tozda toprakta çalışıyorlar, akşam da evlerine istirahata çekilirken, belediye başkanı, başkan yardımcıları, birim müdürleri, korumaları şoförleri mafya vari bir şekilde bunları evlerinden alıp makamlarına getirirler; ya sendikal tercih, ya kapı dışarı… Birçok arkadaşımız gözü yaşlı bir şekilde sendikamızdan ayrılmak zorunda kaldı. Birçok arkadaşımızın iş akidleri feshedildi. Örneğin; Vedat Şirin arkadaşımız şu anda İzmir’de iş bulamıyor, Celal Serdivan arkadaşımız şu anda işsiz kalmıştır. Bunların yegane suçu Disk Genel İş Sendikasına üye olmalarıdır. Burası zaten göçe açık bir kenttir burada STK’lara , sivil toplum örgütlerine, siyasi partilere seslenişte bulunuyorum: Bizim burada göçü önemek için bir politika oluşturmamız, bir çalışma yapmamız gerekirken maalesef birçok arkadaşımız da artık baskı ve mobbinglere dayanamayarak iş akidlerini tek taraflı feshetmeyi düşünüyorlar. Bunlara sessiz kalanların vicdanlarından şüphe ederim. Değerli arkadaşlarım, belediye başkanı geldiği günden beri gerçekten güç zehirlenmesi yaşıyor. Ya muhtarların partisi olur mu? Bu kent 18 mahalleden oluşan bir kenttir. Muhtarlar halkla, seçmenle ilgili hizmet kurumları arasında köprü görevi sağlarlar. Abdullah Gül’ü olmaya geliyorum.’ dedi ama maalesef sonuç fiyasko çıktı, Ağrı’nın Eleşkirt ilçesine bağlı Yücekapı, Yayladüzü, Tahir belediyesi kadar bir ,iş yapamadı. Ama yanıbaşımızda Hamur Belediyesi vardır. Daha birkaç gün önce aileler arasındaki bir sorunu çözmüş. Bütün düğünlerde bulunuyor ve üst kaynakları sıfır olmasına rağmen Ağrı Belediyesi’nin on katı kadar hizmet yapmıştır, bir tek kuruş dahi borcu yoktur. Burada mesele sendika değil ki, senin derdin Ersin Erincik ile varsa buyrun basın önünde konuşalım, çarşıda konuşalım, işçilerin emekçilerin önünde konuşalım, hatta senin yeni yaptığın villalarda gidip konuşalım. Buna da cesaret edemiyorsan elini işçinin iradesinden çek, işçinin iradesine saygı duymaktan başka şansın yoktur. Bakın bu zulme sessiz kalanlar yarın Savcı Sayan bu kentten gittiğinde, bu kentin bürokratları, bu kentin STK’ları, ne yapacaksınız siz? Bunu sakın tehdit olarak algılamayın ama halkın içine çıkacak yüzünüz kalmaz. Onun için Ağrı Belediyesi işçileri mutlaka her biri sizin bir akrabanız, yiğeniniz ya da evladınızdır. Neden bu zalimliğe sessiz kalıyorsunuz? Neden huzurlu çalışmamıza izin vermiyorsunuz? Akşam istirahattayken evlerimizde bir bakıyoruz kapı çalındı belediye başkanı sizi makamında bekliyor. Daha iki gün önce bir grup işçi tekrar kapımızı çaldılar artık isim de vereceğim arkadaşlar, gerçekten belediye başkanının şoförü gözü yaşlı bir şekilde geldi, artık baskıya dayanamıyorum yani Savcı Sayan ve başkan yardımcısı sürekli arayıp bu işçileri tehdit ediyorlar. Arkadaşlar tekrar çağrıda bulunuyorum her aile Savcı Sayan ile ilişkisi olan gençlerinden haberdar olsunlar. Basın özgürdür, basın haber yapar siz de kalkın basını boşa çıkarın, basının önüne, STK’ların üzerine, daha iki ay önce benim oğlumun yolunu kesiyorlar kavga ediyorlar gidip darp raporu alıyorlar. Ben bir tek kişiye fiske atmadım, ben 51 yaşındayım kavga benim işim değildir. Koruması, şoförü, çaycısı gidip boyunlarına çizik atıyorlar hastaneye gidip darp raporu alıyorlar. Bunlar nasıl vicdansız doktorlardır ki darp raporu veriyorlar. Kimseye bir fiske vurmadığım halde darp raporu alıp suç duyurusunda bulunuyorlar. Ayıptır, yazıktır… Komplolarla iftiralarla nereye varacaksınız? Onun için sizi sağduyuya davet ediyorum, yarın bir gün bir genç bir gence zarar verirse bunun bir sonraki adımında benle sen zarar görürüz. ‘ifadelerini kullandı
M. Salih DoÄŸrul tarafından yapılan açıklamada, “2019 yılında yapılan yerel seçimlerde AÄŸrı Belediyesinde gerçekleÅŸen yönetim deÄŸiÅŸikliÄŸinden bu yana üyelerimiz ve işçiler üzerindeki baskılar bitmek bilmedi. Yapılmadık eziyet, yapılmadık fena muamele kalmadı. Yasa ve hukuk sadece kâğıt parçasından ibaret olarak görüldü. Üyelerimizden sendikalarını deÄŸiÅŸtirmeleri ısrarla istendi. İsçi arkadaÅŸlarımızın direnmesi üzerine sistematik baskılar uygulandı. Üyelerimiz sendikalarını deÄŸiÅŸtirmeyi reddedince islerini, iÅŸyerlerini deÄŸiÅŸtirdiler, daha ağır koÅŸullarda çalıştırıldılar. İsten çıkarılma tehditleriyle baskı gördüler,” dedi.”Az önce hukuk kâğıt parçası olarak deÄŸerlendirildi diye ifade etmiÅŸtik. Gerçekten de öyle oldu. Anayasa sendika seçme özgürlüğünü temel haklardan biri kabul eder. Hiç kimsenin sendika seçme veya sendikaya üye olup olmama özgürlüğüne müdahale edemeyeceÄŸini güvence altına alır. Anlıyoruz ki Anayasa, AÄŸrı belediyesinin kapısından içeri girememiÅŸ. Ya da belediye yönetimi Anayasayı kapı dışarı etmiÅŸ,” diyen DoÄŸrul şöyle devam etti: “Anayasa ihlal edilerek işçilerin sendikal tercihine müdahale edilmesi bir suçtur. Ceza kanunu bu sucu ve cezasını 118. Maddesinde kayıt altına almıştır. Adli makamları Anayasayı kapı dışarı yapan AÄŸrı belediye yönetimine karşı göreve çağırıyoruz. Bu ülkede hukukun ayrımsız iÅŸlediÄŸini Anayasa ve yasaların herkes ve hepimiz için geçerli olduÄŸunu görmek istiyoruz. Bilinmelidir ki sizler için görev yapan, çöpünüzü toplayıp caddelerinizi temizleyen sularınızı akıtıp, kanalizasyon iÅŸlerini üstlenen, kamu hizmeti ifa eden üyelerimiz hiç kimse tarafından itilip kakılamaz, kakılmamalıdır. Her biri emeÄŸi karşılığı ücret alan, bunun dışında hiç kimseye minnet borcu olmayan onurlu işçilerdir.Herkesin yasalardan doÄŸan haklarına müdahaleye cüret edemeyeceklerinin farkında olması gerekir. Nitekim çeÅŸitli belediyelerde çeÅŸitli kademelerde yöneticiler cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalmıştır. ÖrneÄŸin Isparta, örneÄŸin EskiÅŸehir belediye yöneticileri mahkûm olmuÅŸtur.Çok yakın bir tarihte AÄŸrı belediyesinin toplu sözleÅŸme yetkisi için baÅŸvuru yapılacaktır. Belediye yönetiminin hedefi işçilerin idaresini sakatlayarak toplu sözleÅŸme yetkisini istediÄŸi gibi kontrol edebileceÄŸi yandaÅŸ bir sendikanın almasını saÄŸlamaktır. Bu amaçla asıl görevi belediye hizmeti olan, bunun için maaÅŸ alan belediye baÅŸkan yardımcıları kamu hizmeti üretmek yerine anayasayı, yasaları ihlal etmekle meÅŸgul bir ÅŸekilde üyelerimizi tek tek makamlarına çağırmak suretiyle rakip sendika için faaliyet içine girmiÅŸ durumdalar.
Unutulmamalıdır hukuk gereÄŸini yapacak, er ya da geç sorumlu makamdakiler, İLO, BirleÅŸmiÅŸ Milletler, Avrupa Sosyal Åžartı gibi sözleÅŸmelerle devletin korumayı taahhüt ettiÄŸi örgütlenme özgürlüğünü ihlal ettikleri icin cezai sorumluluklar ve tazminat ödeme yükümlülükleri ile karşı karşıya kalacaklardır. Bununla yüzleÅŸeceklerdir. Bunun için sendika olarak Genel-İş olarak sonuna kadar mücadele edeceÄŸimizden baÅŸta üyelerimiz olmak üzere kimsenin şüphesi olmasın. İşçi iradesini sakatlamaya yeltenen belediye yetkilileri, sizlere sesleniyoruz er ya da geç kiÅŸisel sorumluluklarınızla baÅŸ baÅŸa kalacak tazminat yükümüyle karşı karşıya kalacaksınız bunu aklınızdan çıkarmayın. Hukukun dışına çıkmayın.İşçi arkadaÅŸlarımıza sesleniyoruz iÅŸverenin iÅŸ ve iÅŸyeri deÄŸiÅŸikliÄŸi yetkisi yasalarla sınırlandırılmıştır. Er ya da geç eski islerinizde çalışmaya devam edeceksiniz. Sendikal nedenle isten çıkarma yasal olarak yaptırıma tabi tutulmuÅŸtur. Haklı durumdasınız, kimse sizi itip kakmalıdır, onurunuzu sonuna kadar savunun. Yanınızdayız. GeleceÄŸinizi ipotek altına alacak ÅŸekilde iÅŸverenin tercih ettiÄŸi yandaÅŸ sendikanın yetki kazanmasına olanak vermeyin. Toplu sözleÅŸme sizin iÅŸyerinizdeki temel güvencenizdir. Güvencenizi ve geleceÄŸinizi korumak ellerinizdedir. Yetki sürecine az süre kaldı biraz sabır ile iyi ve umutlu günlere ulaÅŸacağız.Kamuoyuna ve yetkililere sesleniyoruz; kamu hizmeti görmekle yükümlü bir kurumun işçi hakları konusunda hukuk dışı davranışları, diÄŸer kamu hizmetleri alanında da yapacaları için bir göstergedir. AÄŸrı ilinin bütün kesimlerine Belediyenin hukuk içinde kalması için baskı kurmaya çaÄŸrıda bulunuyoruz. Yoksa bu hukuk dışılık bir gün sizin de canınızı yakar. Biz DİSK\Genel-İş olarak baÅŸta üyelerimizin hak ve menfaatleri olmak üzere yapılan bütün hukuksuzlukların karşısında olacağız. ”